26 Şubat 2015 Perşembe

Tarihi İpekyolunda Denizli...

  • Tarihi İpekyolunda Denizli...


  • Turizm alanındaki gelişmeler dünya ekonomisinde özellikle son yıllarda giderek artan bir önem kazanmaktadır. Dünyada en hızlı gelişen sektörlerden biri olan turizmin hacmi, son 40 yılda, yıllık ortalama yüzde 7,4'lük bir ivme ile artış kaydetmiştir. 
    Turizmdeki bu gelişme sürerken, Türkiye'de de turizm yatırımlarına verilen önem giderek artmış ve son yıllarda da dünyadaki tanıtım çabalarının da sonucu olarak turizm sektöründe çarpıcı gelişmeler kaydedilmiştir. 

    Bakanlığımız , değişen tüketici tercihlerini de göz önüne alarak turizmin çeşitlendirilmesi, ülke sathına yaygınlaştırılması, değerlendirilmemiş turizm potansiyeline işlev kazandırılması amacıyla, ülkemizin tüm yörelerinde mevcut doğal ve kültürel değerlerin araştırılması ve turizme kazandırılması çalışmalarını yürütmektedir. 
    Bu çalışmalardan biri olan “ıpek Yolu–Han ve Kervansarayların Turizme Kazandırılması” projesi kapsamında; Kültürel mirasımızın en önemli unsurlarından ve çoğu doğaya, çevresel etkenlere yenik düşmüş olan han ve kervansarayların korunması, bir koruma kullanma dengesi içerisinde yaşatılarak “Tarihi ıpek Yolu”nun canlandırılması planlanmıştır. 

    İpek Yolu, bugün de olağanüstü bir tarihsel ve kültürel zenginlik sunmaktadır. 
    Bu yol, Orta Asya'yı Avrupa'ya bağlayan bir ticaret yolu olmasının ötesinde, 2000 yıldır bölgede yaşayan kültürlerin, dinlerin, ırkların da izlerini taşımaktadır. 
    Orta Asya Türk Cumhuriyetleri'nin de bağımsızlıklarını kazanmalarından sonra, ıpek Yolu 'nun hem bir ticaret yolu, hem de tarihsel ve kültürel değer olarak yeniden canlandırılması gündeme gelmiştir. Bu nedenle, ilk etapta ana tur güzergahları ile çakışan ıpek Yolu üzerinde değerlendirilmesi düşünülen, han ve kervansaraylara ilişkin ön etüdler yapılmış ve 11 adet kervansaray belirlenmiştir. Belirlenen bu kervansaraylardan 2 tanesi ilimizde yer almaktadır.



    Akhan Kervansarayı

    Denizli–Afyon karayolunun 7. Km.sinde bulunan han, aynı adı taşıyan köyün hemen girişinde yer alır. Anadolu Selçuklularının batıdaki son kervansaraylarından olan, ve iki kitabesi bulunan Ak Han sultan hanları şemasına uymakla beraber, oldukça küçük bir handır.

    Han'ın iki kitabesi bulunmaktadır. Kapalı olan kısmı 1253 (H.651) yılında, avlu 1254 (H.652) de tamamlanmıştır. Yaptıran Vali Seyfettin Karasungur bin Abdullah'tır. Kitabede II. ızzettin Keykavus'un adı geçmektedir. Simetrik bir plan göstermeyen kervansaray açık ve kapalı bölümlerden oluşmaktadır. Toplam 1100m2'lik bir alan üzerine oturmakta olup, kare bir avlu ve derinlemesine dikdörtgen bir holden oluşmaktadır.Kapalı mekan derinlemesine iki sıra paye ile üç sahına ayrılmıştır. Ortada bulunan sahın yan sahınlardan daha geniş ve yüksek tutulmuştur. Üst kısım tonoz ile örtülmüştür. Sivri kemerli niş biçiminde portali, basık kemerli giriş kapısı ile yarım metre dışa taşmıştır. Üzerinde bulunan kitabesi ile oldukça sade bir görünüşe sahiptir. Kapalı mekanın simetrik düzenlemesine karşın avluda asimetrik bir plan karşımıza çıkmaktadır. Avlu girişinin sağ tarafındaki bölümde, iki katlı mekanlar, bir eyvan ve iki kapalı birim yer almasına rağmen, diğer tarafta revaklar ve kapalı mekana bitişik tonozlu iki mekan yer almaktadır.

     

    Han'ın avlu portali geometrik ve plastik süslemeleri ile oldukça görkemlidir. Portalde görülen en önemli özellik ise, Konya-Karatay Han ile rekabet edecek derecede figürlü süslemelere sahip olmasıdır. Geyik, sfenks, kuş, kartal, aslan, ejder vb. hayvan figürleri, gamalı hac motiflerinin aralarına yerleştirilmiş, oldukça grift bir süsleme oluşturulmuştur. Mimari bakımdan önemli bir şaheser olan Ak Han'ın bazı bölümlerinde ince işçilik istemeyen kesme taş kullanılırken, avlunun güney ve batı cephesi orijinal düzgün mermer kaplamadır. Yapının içinde ve dışta devşirme taş malzeme yoğun olarak göze çarpmaktadır. Kültür ve Turizm Bakanlığınca UNESCO Dünya Miras Listesi’ne aday gösterilerek 2000 yılında geçici listeye dahil edilmiştir.


    Çardakhan Kervansarayı

    Denizli–Afyon karayolu üzerindeki Çardak ilçe merkezinin içinde bulunan ve bu han, portali üzerindeki yedi satır kitabesine göre, Alaeddin Keykubat zamanında, onun azadlı kölesi ve emirlerinden Esededdin Ayaz bin Abdullah el şahabi tarafından yaptırılmıştır. 1230 (H.627) yılı Ramazan ayında bitirilmiş ve kitabesine göre “Ribat” olarak yapılmıştır. Doğu-batı doğrultusunda inşa edilen han, oldukça geniş kare avlusu ve altı bölümlü, beş sahından oluşan holü ile sultan hanlarının sadeleşmiş bir benzerini oluşturmaktadır.


    Kapalı mekan doğu-batı ekseninde dikdörtgen planlıdır. Derinlemesine dört sıra halinde ve her bir sırada beşer paye kullanılması ile beş sahın oluşturulmuştur. Han Dinar ilçesine bağlı olduğu dönemlerde “Hanabat” ismiyle anılmakta ve Kurtuluş Savaşı sırasında da zahire ambarı olarak kullanıldığını kaynaklardan öğreniyoruz.Kültür ve Turizm Bakanlığınca UNESCO Dünya Miras Listesi’ne aday gösterilerek 2000 yılında geçici listeye dahil edilmiştir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder