LAODİKEİA ,UNESCO DÜNYA MİRAS LİSTESİ' NDE…
Açık hava Müzesi, Yaşayan Arkeoloji Parkı ve Antik Çağın Gözdesi..
Laodikeia Antik Kenti, Denizli merkezine 6 km mesafede, Pamukkale yolunun üzerinde yer alır.
Verimli Lykos (Çürüksu) Ovası’ ndaki Hellenistik kent, M.Ö. 3. yüzyılın ortalarında Seleukos Kralı II. Antiokhos tarafından karısı Laodikeia adına kurulmuştur. Önemli arkeolojik kalıntılara sahip kentte yerleşme bir Hellenistik dönem kuruluşu olmasına rağmen yapılan kazı çalışmaları, Erken Kalkolitik Dönem (Bakır Çağı) M.Ö. 5500’ den M.S. 7. yüzyıla kadar kesintisiz yerleşimlerin varlığını ortaya koymuştur.
Lykos (Çürüksu) Ovası’ nın ortasında kurulan kent aynı zamanda konumu itibariyle, Karya, Pisidya ve Lidya bölgelerinin de kesişme noktasındadır. Lykos Ovası; Güneybatı Anadolu, Batı Anadolu ve Anadolu’ nun iç kesimleriyle ana bağlantıları sağlayan yol güzergâhı üzerindedir. Bu coğrafi konum üzerinde Laodikeia, ana kavşak noktasında yer alır.
Laodikeia Antik Kenti, antik dönemde iç kesimlerin tarımsal, doğal ve sanayi ürünlerini üreterek ve toplayarak Lycos ve Büyük Menderes Nehri kanalıyla Milet ve Efes Limanlarına ve buradan da antik dünyaya ulaştıran önemli bir sanayi ve ticaret merkezidir. Bu nedenle Laodikeia ’ nın nüfus, azımsanmayacak sayıda ve farklı etnik gruplardan oluşmaktadır.
Roma İmparatorluğu Dönemi’ nde bölgenin metropolisi olmuştur. Laodikeia Antik Dönem’ de isim yapmış, Anadolu’ daki en önemli ve gelişmiş ticari merkezlerden olan kent, yün ticareti ve üretiminde de kente büyük zenginlik getirmiştir. Laodikeia’ da yetiştirilen kuzguni siyah renkli bir tür koyun ve yününden sağlanan dokuma ürünleri bu zenginliğin en büyük kaynağıdır. Dokumacılığın en önde gelen merkezlerinden biri olan Laodikeia’ da her çeşit giysi ve halı üretilmektedir.
Ayrıca Persleri Sardes’ e ulaştıran Kral Yolu’ nun üzerindedir. Laodikeia Lykos (Çürüksu) Ovası aynı zamanda üzerinde bulunduğu fay hattına bağlı olarak bol termal su kaynaklarına sahiptir. Bu nedenle bu alanda çok zengin ve kaliteli traverten ocakları bulunur.
Kurulduğu tarihten beri güçlü kralların ilgisini çeken, Hellenistik, Roma İmparatorluk ve Erken Bizans Dönemleri Laodikeia’ sı, uygarlık tarihinin ünik ve olağanüstü yapılarını bağrında yaşatmıştır.
Erken Bizans Dönemi’ nde metropollük seviyesinde dini bir merkez olan ve İncil’ de adı geçen 7 kiliseden biri olan ve eşsiz mimari özellikleri bulunan “Kutsal Haç Kilisesi” ne sahip olan Laodikeia Antik Kenti, Hristiyanlık Dünyası’ nın önemli bir “Kutsal Hac Merkezi” dir. Bu sayede günümüzde dünyanın dört bir tarafından gelen birçok farklı dini grup Laodikeia’ da ayin düzenlemektedir.
Yaklaşık 5 km’ lik alana yayılan Laodikeia Antik Kenti’ nin önemli ve günümüze kadar gelebilen yapıları içinde Anadolu’ nun en büyük stadyumunu, 2 tiyatrosunu, 4 hamam kompleksini, 4 agorasını, 5 nymphaeumunu, 2 anıtsal giriş kapısını, tapınaklarını, klişelerini ve anıtsal caddelerini sayabiliriz. Kentin 4 tarafını ise nekropol alanları çevirir.
Laodikeia Antik Kenti’ ndeki kazı çalışmaları, 2002 yılında İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Müze Müdürlüğünce başlamış ve Bakanlar Kurulu Kararı ile 2003 yılından buyana 10 yıldır Pamukkale Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Celal ŞİMŞEK başkanlığında geniş bir ekip tarafından kazı ve restorasyon çalışmaları sürdürülmektedir.
Antik Kentin geleceği için dönüm noktası olan, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün 10.07.2008 tarih ve 2787 sayılı olumlu görüş yazıları sayesinde, Laodikeia’nın korunması sürdürülebilir yönetimi ve gelişiminin sağlanması amacıyla Denizli Büyükşehir Belediyesi ve Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında 19.08.2008 tarihinde imzalanan protokol neticesinde, Türkiye’ de bir ilk olarak 12 ay kazı ve restorasyon çalışmaları yapılır hale gelmiş olmasının avantajı ile Laodikeia, açık hava müzesi ve yaşayan bir arkeoloji parkına dönüştürülmüştür.
Bulunduğu coğrafi konumu, iklimi, bol termal su kaynakları, traverten ocaklarının zenginliği, sanayisi, ticareti, dokumacılığı ve dini bir merkez olması sayesinde Antik çağın gözdesi olan Laodikeia Antik Kenti’ nin UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ ne alınmasına yönelik çalışmalar, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’ nün 7 Ocak 2013 tarih ve 3357 sayılı yazılarıyla, başlamış olup, bu çalışmalarda kullanılmak üzere Laodikeia Antik Kenti ile ilgili bilgi, belge ve fotoğraflar İl Kültür ve Turizm Müdürlüğümüzün 13 Şubat 2013 tarih ve 665 sayılı yazısıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı’ na iletilmiştir.
Dünya Miras Sözleşmesi uyarınca bir varlığın Dünya Miras Listesine alınabilmesi için, öncelikle söz konusu varlığın UNESCO Dünya Miras Komitesi tarafından belirlenen 10 tane kriterden bir ya da birkaçını karşılaması gerekmektedir.
Anadolu dışında yer alan ve Dünya Kültür Mirasının en önemli sitlerinden biri olan Atina Akropolis’ inden daha çok ve büyük yapılara sahip olan Laodikeia Antik Kenti, bu 10 kriterden
*- Dünyanın bir kültür bölgesinde veya bir dönemde mimarlık veya teknoloji, anıtsal sanatlar, kent planlama veya peyzaj tasarımı alanlarında önemli gelişmelere ilişkin insani değer alışverişlerine tanıklık etmesi,
*- Yaşayan veya yok olan bir kültür geleneğinin veya uygarlığın istisnai, ender rastlanan bir temsilcisi olması,
*- İnsanlık tarihinin önemli bir aşamasını veya aşamalarını gösteren bir yapı tipinin, mimari veya teknolojik bütünün veya peyzajın istisnai bir örneği olması,
gibi üç kriteri karşılamış olup, Kültür Turizm Bakanlığı Kültür varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’ nün 20.05.2013 tarih ve 98106 sayılı yazılarıyla, 15 Nisan 2013 tarihinde kültürel miras olarak Laodikeia’nın UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ ne alındığı bildirilmiştir.
Denizli, sahip olduğu tarihi, kültürel, doğal güzellikleri ve turizm potansiyeli ile ülkemizin önemli destinasyonları içerisinde yer almakta olup, yılda 2,5 milyon yerli ve yabancı turist Denizli’ yi ziyaret etmektedir. Laodikeia Antik Kenti’ ni, tüm bu eşsiz özellikleri ve Pamukkale yolu üzerinde bulunması avantajı sayesinde yerli ve yabancı çok sayıda turist ziyaret etmektedir. Buranın UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ ne alınması bu sayıyı daha da arttıracaktır.
Mehmet KORKMAZ
Denizli Kültür ve Turizm Müdürü
03 Haziran 2013 Pazartesi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder