3 Kasım 2012 Cumartesi

Kayseri Saglık Turizmi Şirketleri

Kayseri'de Saglık Turizmi İle ilgili faliyet gosteren kurumlardan bazıları aşşagıdaki gibidir.


www.uzmandent.com (Kayseri)
 
Uzman Diş Merkezi - Kayseri Diş | Sağlık Turizmi Anasayfa Kliniğimiz Firma Hakkında Anlaşmalı
Tel ☎ :      
Faks ✉ :

  • Icct Uluslararası Ortak (Kayseri)
     
    World Health Tourism Coordinator - THY Sağlık Turizmi Toplantısı Türkçe English Deutsch Dutch
    Tel ☎ :      
    Faks ✉ :
  • 31 Ekim 2012 Çarşamba

    Saglık Turizmi Sehri Kayseri


    Kayseri, İç Anadolu'nun güney bölümü ile Toros Dağları'nın birbirine yaklaştığı bir yerde Orta Kızılırmak bölümünde yer alır. Kışları soğuk ve kar yağışlı, yazları ise sıcak ve kurak karasal iklim hakimdir. Kayseri'ye hava ve karayolu ile ulaşılabilir.

     
    Kayseri sağlık turizmi konusunda İç Anadolu Bölgesinde yer alan en önemli merkezlerden biridir. Kayseri'de beş kamu hastanesi ve on dört özel hastane ile sağlık hizmeti verilmektedir. Kayseri'ye geldiğinizde şifalı sulardan da faydalanılabilirsiniz. İlde dört kaplıca bulunmaktadır. Nitelikli ve birçok hastalığa iyi gelen kaplıcalar ve içmeler sizleri bekliyor.


    Kayseri’ye gelmişken doğuya giden Büyük İskender’in geçtiği yöreleri görmek ister misiniz? Kayseri’ye yetmiş kilometre uzaklıkta olan Ürgüp’ü, bir zamanlar
    Hıristiyanlığın merkezi olan Kapadokya’yı ve doğa harikaları peribacalarını görmeden evinize dönmeyin. 

    Kayseri ve Saglık Turizmi

    Saglık Turizmi denilince akla tatil,saglık,kaplıca,deniz vs seyler geliyor.Kayseri bulundugu cografya ile deniz konumunda olan Yamula Barajı ılede bir cazibe merkezidir aslında.Fakat Kayseri'liler bulundugu cografyanın kıymetını bilmiyorlar sanki.


    Kayseri, kültür ve doğa turizminde yapamadığını sağlık turizminde yapıyor. Ticaret ve sanayi merkezi olarak bilinen kent; sağlık sektöründe yaptığı atılımlar sayesinde, artık 'sağlık üssü' olarak da bilinir oldu. Tedavi için il dışından 3 milyona yakın hasta, bir o kadar da hasta yakını geliyor Kayseri'ye... İrili ufaklı 30 dolayında hastane var şehirde. Bunların yarısını kamu, diğer yarısını özel sektör çekip çeviriyor.
    Özel sektör oldukça hareketli Kayseri'de. Yatırımlar birbirini kovalıyor. Kamu sektörü de boş durmuyor yatırımdan yana; mevcutlara ilaveten bin 580 yataklı 'sağlık kenti' kuruluyor kentin batı yakasında. Boş durmayan başkaları da var. Örneğin, Orta Anadolu Kalkınma Ajansı, yurtdışından Kayseri'ye hasta gelişine sertifikasyon kolaylığı sağlayacak 'Sağlık Turizmi Derneği' kurmaya hazırlanıyor. Kısacası, sağlığa talep var. Talep arttıkça hastane ve yatak sayısı da artıyor durmadan. Kaliteye yapılan teknoloji ağırlıklı bu yatırımlar ise kenti bulunduğu havzada kendine özgü bir sağlık merkezi konumuna taşıyor.
    Türkiye Özel Hastaneler Derneği, Avrupa Hastaneler Birliği'ne üye bir kuruluşumuz. Birlik, sağlık hizmetlerinde çağdaş teknoloji kullanan ülkelere bünyesinde yer veriyor. Türkiye'nin sağlık hizmetlerinde söz sahibi 25 Avrupa ülkesi ile bir arada olması, ülke için önemli bir kazanım. Zira bu sayede, sadece uluslararası platformlarda ülkeyi temsil etmekle yetinilmiyor; Avrupa'da sektörün durumu, teknolojideki gelişmeler, yönetimdeki yenilikler, sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi gibi konuların izlenmesinde de önemli yararlar sağlanıyor.
    Türkiye Özel Hastaneler Derneği'ne, özel sektörde yataklı hizmet veren, deontolojiye uygun, yasal koşulları yerine getiren işletmeler üye olabiliyor. Örneğin, Kayseri Özel Sevgi Hastanesi, derneğin kentte istenen vasıftaki birkaç üyesinden biri. Özel Sevgi Hastanesi tıbbın hemen her dalında hizmet verecek şekilde donatılmış düzeyli sağlık kuruluşu. Hastane 'bilimsel tedavi-gelişmiş teknoloji' ilkesini özümseyerek gelmiş bugünlere. Özellikle Kalp Damar Cerrahisi'nde genç ve dinamik bir ekiple harikalar yaratılıyor. Bakınız, bölüm Şefi Op. Dr. Gökhan Özerdem neler söylüyor bu konuda:
    " Kayseri'de ilk defa radiyal arter kullanan operasyon ekibiyiz. Büyük metropollerdeki birçok merkezde bile riskli olduğu gerekçesiyle kabul edilmeyen kalp hastalarının operasyon ve tedavilerini burada biz yaptık. İddialıyız ve de kararlayız. Çünkü başarmak için varız."
    Birlik çatısı altında gelişmiş Avrupa ülkeleriyle iç içe olmak, özel hastanelerin hizmet standardının yükselmesine katkı açısından ülkemiz için önemli bir avantaj. Hele ki; kalitenin yükselmesi, Avrupalı hastaya Türkiye'de tedavi yollarının açılması anlamına geliyorsa...
    Evet, Türkiye artık ucuz ve kaliteli sağlık hizmeti verebilen bir ülke. Çoğu kimse tedavi için eskiden yurtdışına giderdi; şimdi sağlık hizmeti almak için dışardan insanlar geliyor Türkiye'ye. O nedenle, iş sadece özel sektörün yükümlülüğü ile bitmiyor, kamunun da, bölgesel hizmet verecek şekilde planlanan ve önemi giderek daha da artan 'sağlık serbest bölgeleri' ile 'sağlık kentleri'ni bir an önce evreye sokması gerekiyor.

    Saglık Turizmi Nedir?


    Sağlık Turizmi; kısaca tedavi amacı ile yapılan seyahatlerdir. Başka bir ifadeyle, sağlık turizmi, fizik tedavi ve rehabilitasyon gereksinimi olanlarla birlikte uluslararası hasta potansiyelini kullanarak sağlık kuruluşlarının büyümesine olanak sağlayan turizm türüdür.
    Sağlık turizmi hastaların ve hasta ailelerinin rahatlığını sağlamak için tıbbi seçenekleri sunmayı hedeflemektedir. Gelişmiş ülkelerdeki eğitim ve refah seviyesinin yüksek olmasına paralel olarak sağlık hizmetleri sunumu da yüksek maliyetli olmaktadır. Gelişmiş ülkelerde yaşlanan nüfusun sağlık ihtiyaçları ve sağlık giderlerinin payı her geçen gün artmaktadır. Sosyal güvenlik maliyetlerinin artan giderleri sosyal güvenlik kurumlarını zorlamaktadır. Bu sıkıntıları aşmak için, gelişmiş ülkelerde bulunan sosyal güvenlik kurumları ve özel sigorta kurumlarının kaliteli tıbbi hizmet sunan ve yakında yer alan ülkelerle paket anlaşmalar yaparak sağlık hizmetlerini düşük maliyetli alma çabaları görülmektedir.
    Son yıllarda, ülkemizin de gelişmiş ülkelerdeki nitelikli sağlık hizmetleriyle rekabet edebilecek düzeyde sağlık hizmetleri sunmasından dolayı ülkemize dünyanın dört bir yanından tedavi amacıyla turistler gelmektedir. Özellikle 1990'lı yıllar sonrasında ülkemizde kamu sağlık hizmetlerine ilaveten özel sektörün de sağlık hizmetlerine ciddi yatırımlar yaptığı görülmüştür. Bu gelişmeler sonucunda, Avrupa standartlarıyla yarışabilecek düzeyde özellikle büyük illerde özel sağlık kuruluşları artmaya başlamıştır. Yapım ve işletme bakımından yüksek maliyetleri olan sözkonusu sağlık tesislerinin yurtdışı pazarlara açılması bu maliyetlerin azaltılması açısından giderek zorunlu bir durum almaktadır. Ayrıca, ülkemizin coğrafi konumu ve sağlık sektöründeki yetişmiş ve eğitimli insan gücü sağlık turizminde Türkiye'nin önemli avantajları arasındadır.